Terapiye Gitmek Neden Zor Geliyor?

Herkes İçin Terapi Şart Ama Ben Hariç(!)

Toplumumuzda sık sık şu cümleyi duyarız: “Bu devirde terapi şart, herkes mutsuz, bıkkın.”
Ama iş kendi terapi sürecimize geldiğinde çoğu zaman geri adım atarız. Grip olunca doktora gitmek, fıtık olunca fizyoterapiye başvurmak normaldir. Peki, ruh sağlığımız için psikoterapiye başvurmak neden bu kadar zor geliyor?

Terapiye gitmenin önündeki engelleri üç başlıkta inceleyelim: terapinin işe yarayıp yaramayacağına dair inanç, toplumsal stigmalardan duyulan korku ve terapi ücretleri.

Terapi İşe Yarar mı? Konuşarak Neyi Çözebilirim?

Duyguların bastırıldığı ve “duygusuzluğun güç” olarak görüldüğü toplumlarda konuşmak rahatsız edici olabilir. Hele ki birçok sorun için doğrudan ilaç tedavisine yönelme alışkanlığı varsa, terapiye duyulan güven sorgulanır.

Oysa terapi;

İnsanı anlamak ve kendini fark etmek için kullanılan bilimsel bir yöntemdir.
Bilinçdışı süreçlere temas etmeyi sağlar.
Seans içi ve dışı egzersizlerle günlük yaşama uygulanır.

Kısacası terapi, sadece konuşmak değil, aynı zamanda kişinin kendi iç yolculuğunda bir pusula görevi görür.

Stigma ve Damgalama: Terapiye Gitmeyi Zorlaştıran Etiketler

Toplumda ruh sağlığı hâlâ birçok yanlış etiketle anılıyor:

Unutkan birine “Alzheimer oldun” demek,
Kibirli birine “Narsist” yakıştırması yapmak,
Kuruntulu birine “Şizofren” demek…

Tüm bunlar aslında stigmatizasyonun örnekleridir. Oysa bu tanıların doğru şekilde kullanılabilmesi için bilimsel değerlendirme gerekir. Araştırmalara göre, psikiyatrik destek almak isteyenlerin %35’i stigmalara maruz kalma endişesi taşıyor. Bu da birçok kişiyi terapiden uzaklaştırıyor.

Unutulmamalıdır ki terapiye gitmek, “sende sorun var” demek değildir. Tam tersine, terapi çoğunlukla içgörü sahibi, kendine yardım etmek isteyen kişilerin başvurduğu bir yöntemdir.

Terapi Ücretleri: Gerçekten Bir Para Tuzağı mı?

Terapi ücretleri konusu sıkça gündeme gelir. Ancak burada önemli olan nokta önceliklerimizdir.

Günümüzde uygun fiyatlı veya ücretsiz terapi destekleri sunan sosyal sorumluluk projeleri vardır.
Seans sıklığı kişinin maddi durumuna göre ayarlanabilir.
Birçok terapist ve kurum ödeme konusunda farklı esneklikler sunar.

Buna rağmen birçok kişi aynı ücretleri farklı şeylere harcarken “iyi hissettiriyor” gerekçesini öne sürer. Oysa terapi “iyi hissettirmek” için değil, tedavi edici bir süreç olduğu için kıyaslanamaz.

Sonuç: Terapi Herkes İçin Bir Hak

Terapinin önündeki en büyük engeller; işe yaramayacağına dair önyargılar, toplumsal stigmalardan duyulan korkular ve ücret algısıdır. Ancak şunu unutmamak gerekir:

Ruhsal sorunlar kişinin kendi suçu değildir.
Terapiye başvurmak bir zayıflık değil, güçlü bir adımdır.
Terapi, herkesin ulaşması gereken temel bir haktır.

Psikolog Tuğçe Boz'dan randevu almak için tıklayın: